Başkalarına namaz kıldıran kişiye imam, imama uyarak namaz kılanlara da cemaat denir. Cemaatle namaz, namazın bir imama uyularak beraberce kılınması demektir. Cemaatle namaz, camide kılınabildiği gibi evde ya da temiz ve uygun herhangi bir başka yerde de kılınabilir. Dinimize göre cuma ve bayram namazlarının cemaatle kılınması şarttır. Beş vakit namaz ile teravih vb. namazlar ise cemaatle de tek başına da kılınabilir. Ancak yüce dinimiz, genel olarak namazların cemaatle kılınmasını teşvik etmiştir. Beş vakit namazın sadece farzları cemaatle kılınır. Sünnetleri ise tek başına eda edilir.
Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v.), namazlarını her zaman cemaatle kılmaya özen göstermiştir. O, ciddi bir mazereti olmadıkça namazlarını camide kılmaya dikkat etmiş, Müslümanları da bu şekilde davranmaya yönlendirmiştir. Hz. Peygamber (s.a.v.) bir hadisinde şöyle buyurmuştur: “Cemaatle kılınan namazın sevabı, tek başına kılınan namazdan yirmi yedi derece daha fazladır.” (Buhârî, Ezan, 30, Müslim, Mesâcid, 42.) Başka bir hadisinde de “Bir kimse evinde güzelce temizlenir de Allah’ın farzlarından birini yerine getirmek için Allah’ın evlerinden birine giderse (camiye) attığı her adımdan biri onun bir günahını siler, diğeri de derecesini yükseltir.” (Müslim, Mesâcid, 51.) buyurmuştur.
Cemaatle kılınan namazlar, diğer namazlara göre küçük bazı değişiklikler gösterir. Öncelikle cemaatle namaz kılan kişiler bir imama uyarlar. Bunu da niyette belirtirler. Örneğin “Niyet ettim Allah rızası için bugünkü sabah namazının farzını kılmaya, uydum imama.” derler. Cemaatle namaz kılan kişiler, ilk rekâtta sadece Sübhâneke’yi okur, sonra susarlar. Bütün rekâtlarda, ayaktayken başka bir şey okumazlar. Çünkü bu durumda imamın okuması yeterlidir. Ancak rükûda, secdede ve oturuşlarda söylenmesi gerekli ifadeleri söyler, okunması gereken duaları da okurlar. Cemaatle namaz kılarken her harekette imamı takip etmek, onunla birlikte rükû, secde, oturuş, selam vb. şeyleri yapmak gerekir.