Ahirete iman, İslam’ın iman esaslarından birisidir. Kur’an-ı Kerim’in pek çok ayetinde ahiret inancı Allah’a imanla birlikte yer almaktadır. Dünya hayatı geçici ahiret hayatı ise kalıcı ve ebedidir. Dünya ahiretin tarlasıdır. İnsanlar bu dünyada yapıp ettiklerinden ahirette hesaba çekilecektir. “Sonra o gün (ahirette) size verilmiş olan her nimetten sorguya çekileceksiniz!”43 Sorumluluklarını hakkıyla yerine getirilenler mükâfatını alacak, yapmayanlar ise cezasını çekecektir.
Dünyanın geçici zevklerine aldanmayıp, ahiret hayatı için çalışmamız gerektiği ayette şu şekilde ifade edilmiştir: “Dünya hayatı bir oyun ve eğlenceden başka bir şey değildir. Sorumluluk sahibi olanlar için ahiret yurdu muhakkak ki daha hayırlıdır. Hâlâ akıl erdiremiyor musunuz?”44
Bununla birlikte Allah (c.c.) dünyadan el etek çekmememiz gerektiğini bizlere haber vermektedir. Hem dünya hem de ahiret hayatını kazanacak şekilde dengeli olmamız istenmektedir. Bu konuda ayette şöyle buyrulmaktadır: “Allah’ın sana verdiğinden (onun yolunda harcayarak) ahiret yurdunu iste; ama dünyadan da nasibini unutma…”45
Ahiret hayatı kıyametin kopmasıyla başlayacak, insanlar mahşer yerinde toplanacaklar, yaptıkları işlerin karşılıklarını görmek üzere mizan kurulacak, amel defterleri verilecek, bunun neticesi olarak cennet veya cehennemi hak edeceklerdir. İnsanların yaptıkları hiçbir şey karşılıksız kalmayacaktır.46
43. Tekâsür suresi, 8. ayet.
44. En’âm suresi, 32. ayet.
45. Kasas suresi, 77. ayet.
46. bk. Zilzâl suresi, 7,8. ayetler.