İslam’a göre genel anlamdaki temizlikle ibadet amacıyla yapılan temizlik birbirini tamamlayan faaliyetlerdir. Bu nedenle dinimizde temizlik; maddi temizlik, hükmi temizlik ve manevi temizlik olmak üzere üç kısımda ele alınmıştır.
Maddi Temizlik
Maddi temizlik; bedende, elbisede, ibadet edilen mekânlarda ve içinde yaşanılan çevrede görünen kir ve pisliklerin giderilmesi anlamına gelir. Dinen pis sayılan şeylere necaset denir. Beden, elbise veya ibadet yerinin dinen pis sayılan maddelerden temizlenmesi ise necasetten taharettir. 5 Beden temizliği, sağlıklı bir yaşam sürdürebilmek için günlük hayatta ihtiyaç duyulan temizliktir. Peygamberimiz beden temizliği konusunda Müslümanlara örnek olmuştur. Yemeklerden önce ve sonra ellerin yıkanmasını6, ağız ve diş temizliğinin yapılmasını7, tırnakların kesilmesini8, haftada en az bir kez yıkanmayı9, cuma ve bayram gibi toplum önüne çıkılacak günlerde en güzel şekilde hazırlanmayı10 Müslümanlara tavsiye etmiştir.
İslam’da beden temizliği kadar elbise temizliğine ve ibadet sırasında temiz elbise giyilmesine de önem verilmiştir. Yüce Allah, Kur’an-ı Kerim’de “Ey Ademoğulları! Her mescitte güzel ve temiz elbiselerinizi giyinin… “11 buyurarak Müslümanlara güzel giyinmeyi öğütlemiştir. Hz. Peygamber, üzerinde kirli elbiseler bulunan bir adam görünce “Elbisesini yıkayacak bir şey bulamamış mı?”12 diye sormuş ve elbise temizliğinin gerekliliğine dikkat çekmiştir. Bu nedenle Müslümanlar, bilerek ya da bilmeyerek elbiseye bulaşan kir ve pisliklerden uzak durmalı, temiz ve güzel giyinmeye özen göstermelidir. Beden ve elbise temizliğinin yanı sıra Müslümanların çevre temizliğine de dikkat etmesi gerekir.
Çevre temizliği hem insan sağlığı hem de toplumsal huzur açısından önemlidir. Hz. Peygamber “… Evlerinizin önlerini temiz tutun.”13 buyurarak Müslümanları çevre temizliğine teşvik etmiştir. Ayrıca çevre temizliği, toplumu ilgilendiren bir konudur ve fertlerin birbirlerine karşı hak ve görevleri arasındadır. Bu nedenle ev, sokak, cadde, park, okul gibi ortak kullanım alanlarının temiz tutulması insani ve dinî bir görevdir. Peygamber Efendimiz “Rahatsız edici bir şeyi yoldan kaldırmak sadakadır.”14 sözüyle çevre temizliğine katkıda bulunmanın sevap kazandıracağını belirtmiştir.
Hükmi Temizlik
Bazı ibadetleri yerine getirmek için temizlik şartı aranır. Bu ibadetleri yerine getirmeye engel olan kirliliğe hades denir. Abdest ve gusül alınarak hadesten temizlenilir. İbadet amaçlı yapılan bu temizlenmeye hükmi temizlik adı verilir. Hadesten temizlenmek için temiz su kullanılır. Ancak bu temizliğe elverişli su bulunamamış veya kullanma imkânı olmamışsa toprak, kil, kerpiç gibi maddelerle hükmi temizlik şartı sağlanır.
Manevi Temizlik
Manevi temizlik; kalbin gıybet, yalan, kıskançlık, kibir gibi kötü huy ve davranışlardan arındırılıp güzel ahlak ile bezenmesidir. İslam dini, Müslümanların manevi kir olarak nitelendirilebilecek kötülüklerden uzak kalmasını ve yaratılıştaki manevi temizliği korumasını öncelemiştir. Bu bakımdan insanların manevi kirlilikten kurtulabilmeleri için tövbe kapısını açık tutmuştur. Kur’an-ı Kerim’de “…Şüphesiz Allah kendisine yönelip tövbe edenleri ve temizliğe düşkün olanları çok sever.” 15 ayetiyle bu konuya işaret edilmiştir.
Güvenilirlik, samimiyet, doğruluk, dürüstlük, yardımseverlik gibi ahlaki değerlerin kaynağı kalptir. Kalp temizliği, manevi temizliğin özünü oluşturur. Sevgili Peygamberimiz bir hadisinde “… Dikkat edin! Vücutta öyle bir et parçası vardır ki o iyi (doğru ve düzgün) olursa bütün vücut iyi (doğru ve düzgün) olur; o bozulursa bütün vücut bozulur. Dikkat edin! O, kalptir.”16 buyurarak kötülüklerden sakınma ve ahlaki değerlerle hareket etmenin kalp temizliğine bağlı olduğuna dikkat çekmiştir. Müslümanlar, Yüce Allah’ı çokça anarak ve salih ameller yaparak kalplerini kötülülüklerden uzak tutmalıdır.
Sevgi, saygı, yardımseverlik, sorumluluk, adalet gibi değerleri yaşayarak kalplerini manevi kirlerden arındırmaya gayret etmelidir. Bilerek ya da bilmeyerek yapılan hata ve günahlardan sonra hemen tövbe etmeli ve ardından o günahı silecek güzel bir davranış yapmalıdır. Zira Yüce Allah, “… iyilikler kötülükleri giderir…”17 ayetiyle işlenen bir günahtan sonra iyilik yapmanın ve tövbe etmenin kişiyi manen temizleyeceğini bildirmiştir. Peygamberimiz de yapılan hatalara tövbe etmeyi18, iyiliğe yönelip kötülükten sakınmayı19 emretmiştir.
5 Salim Öğüt, “Tahâret”, TDV İslam Ansiklopedisi, C 39, s. 382.
6 bk. Ebû Dâvûd, Et’ime, 11; Tirmizî, Et’ime, 39.
7 bk. Buhârî, Cum’a, 7.
8 bk. Buhârî, Libas, 64.
9 bk. Buhârî, Cum’a, 12; Müslim, Cum’a, 9.
10 bk. Buhârî, Ezan, 161; İbn Mâce, İkamet, 169.
11 A’raf suresi, 31. ayet.
12 Ebû Dâvûd, Libas, 14.
13 Tirmizî, Edeb, 41.
14 Buhârî, Cihad, 128; Müslim, Zekât, 56.
15 Bakara suresi, 222. ayet.
16 Buhârî, İman, 39.
17 bk. Hud suresi, 114. ayet.
18 bk. Ebû Dâvûd, Vitr, 26.
19 bk. Ebû Dâvûd, Edeb, 60.
Oyle guzel anlatiniz ki
Kesin sunumundan tam puan alicam allh razi olsun