Ahirete Uğurlama

Ölen bir insana karşı yakınlarının ve diğer insanların bazı görev ve sorumlulukları vardır. Bunlar hem insani hem de dinî görevler arasında yer alır. Ölen kişiyi ahirete uğurlarken yapılması gereken görevlerin başında onu yıkama, kefenleme, cenaze namazını kılma, mezara defnetme, Kur’an okuma ve dua etme gibi işlemler gelmektedir. Bunların yanında ölen kimsenin yakınlarına “başsağlığı dileme”, bir başka ifadeyle taziyede bulunma da vefat eden kimselerin ardından yerine getirmemiz gereken dinî ve insani bir görevdir.

Cenaze Namazı

Ölen bir kişinin arkasından yapılan dinî uygulamalardan biri de cenaze namazı kılmaktır. Cenaze namazı ölen bir kişi için dua niteliği taşıyan farz-ı kifaye bir namaz olup yerine getirilmesi gereken son bir görevdir. Cenaze namazını kılmak farz-ı kifayedir. Bu namazıMüslümanlardan bir kısmının kılmasıyla diğer kişilerin üzerinden farz sorumluluğu kalkmış olur. Eğer ölen kişinin cenaze namazını hiç kimse kılmazsa o yerleşim yerindeki tüm Müslümanlar bundan sorumlu olurlar. Bu nedenle cenaze namazını kılmak hem insani hem de dinî bir sorumluluktur.

Cenaze namazı nasıl kılınır?

Cenaze namazı dört tekbir alınarak ayakta ve cemaatle kılınır. Bu namazda rükû ve secde yapılmaz. Cenaze namazının kılınışı şöyledir: Namaz kılacak kişiler, cenazeye karşı ve kıbleye dönük olarak imamın arkasında saf bağlarlar. Sonra cenaze namazı için kadın, erkek veya çocuk oluşuna göre niyet edilir. Örneğin; ölen kişi erkekse “Niyet ettim Allah (c.c.) için namaza, ölen kişi için duaya, er kişi niyetine, uydum imama.” denir. Sonra imamla birlikte “Allahü ekber.” denilerek başlangıç tekbiri alınır ve eller bağlanır. Sübhâneke duası “Ve celle senaük.” kısmıyla birlikte okunur. Ardından eller kaldırılmadan ikinci bir tekbir alınır. Allâhümme salli ve Allâhümme bârik duaları okunur. Yine eller kaldırılmaksızın üçüncü tekbir alınır ve cenaze duası okunur. Bu duayı bilmeyenler “Rabbenâ” dualarını okuyabilirler. Son olarak eller kaldırılmadan yine tekbir alınır ve önce sağa, sonra sola selam verilerek namaz tamamlanır. Namazdan sonra ölen kişi için hep birlikte dua edilir.

Namazdan sonra cenaze kabre götürülür. Kabre götürülürken yardım etmek, bir Müslüman’ın diğer Müslüman’a karşı yerine getirmesi gereken son görevlerinden biridir. Peygamberimiz (s.a.v.) de cenazelerin taşınmasına katılmıştır. Cenazeyi defin işleminden sonra ölen kişinin yakınlarına taziyede bulunulur. Taziye, ölen bir insanın yakınlarını teselli etmek, acısına ortak olmak, sabır dilemek demektir. Ölen kişinin evi ziyaret edilerek onlara “Allah (c.c.) rahmet eylesin.”, “Allah (c.c.) sabır versin.”, “Allah (c.c.) cennete kavuştursun.”, “Başınız sağ olsun.”, “Allah’tan (c.c.) geldik, Allah’a (c.c.) döneceğiz.” gibi ifadeler söylenerek cenaze yakınlarının üzüntüleri paylaşılır. Peygamberimiz (s.a.v.), “Musibete uğrayan kardeşine taziyede bulunan kişiye Allah, kıyamet gününde ikram elbisesini giydirir.” (15) buyurarak Müslümanların birbirlerine taziyede bulunmalarının çok sevap olacağını bildirmiştir.

Yorum yapın