Aklın Dinî Sorumluluktaki Yeri ve Önemi

Allah, insanı diğer canlılardan farklı şekilde akıllı ve düşünen bir varlık olarak yaratmıştır. Akıl; düşünme, araştırma, kavrama ve yargılamanın aynı zamanda her türlü sorumluluğun da ön şartıdır. Bu yüzden Kur’an, akıllı olanlara hitap eder. Aklı olmayanları sorumlu görmez. Kur’an’da şöyle buyrulur: “And olsun, size öyle bir kitap indirdik ki sizin bütün şeref ve şanınız ondadır. Hâlâ aklınızı kullanmayacak mısınız?” (Enbiya Suresi, 10. ayet)

Akıl neden gereklidir?

Bir dine inanan kişinin, inandığı dinin öğütlerini bilmesi, kavraması gerekmektedir. Akıl, bu davranışların kazanılmasında önemli bir rol oynar. İnsan, aklı sayesinde yaratıcısının kendisinden ne istediğini anlar. Bu durumda İslam’a göre akıl sağlığı yerinde olan ve ergenlik çağına gelmiş olan herkes dinin buyruklarından sorumludur.

İslam’da akıl, dinî sorumluluğun ön koşulu olarak kabul edilmiştir. Peygamberimiz bu konuda “… Aklı olmayanın dini de yoktur.” (Suyûti, Câmiü’s-Sağîr, C 4, s. 528.) buyurarak akıllı olmayanların dinî sorumluluklarının olmadığını belirtmiştir. Dinimizde akli dengesi yerinde olmayan kişiler namaz kılmak, oruç tutmak, hacca gitmek ve zekât vermek gibi ibadetlerden sorumlu tutulmamıştır. Çünkü bu kimseler akıllarını gereği gibi kullanamazlar. Sorumluluklarını gereği gibi yerine getiremezler.

Yorum yapın