Tanrı İnancı: Konfüçyanizm’de savunulan yeni veya farklı bir inanç bulunmamaktadır. Konfüçyüs, öğretilerini yeni bir tanrı fikrine dayandırmamış, yaşadığı dönemde Çin’de yaygın olan ve Şangti diye adlandırılan yüce Tanrı inancına kendi öğretilerinde de yer vermiştir. Konfüçyüs bu yüce varlık için Tien kelimesini kullanmıştır. Tien, tabiat düzeninin yöneticisi, üstün bir varlık ve yaratıcı kudret, iyiliğin kaynağı olarak inanılmıştır. (Ahmet Güç, “Konfüçyüsçülük”, TDV İslam Ansiklopedisi, C 26, s. 168.)
Konfüçyanizm’de Tanrı, düşkünleri korumak için hükümdarlar; Tanrı yolunda insanlara yardımcı olmaları ve ülkenin her yanında huzuru sağlamaları için öğretmenler gönderir. O, yücedir, yerdeki insanlara hükmeder, kötüler çoğalınca hükmü amansız şiddetli olur. Ölüm ve hayat, zenginlik ve şeref Tanrı’dandır. O, her şeyi açıkça görür ve bütün işlerde insanlarla beraberdir. İyi insanlara uzun ömür bahşeder, fazileti ise ödüllendirir. Fazilet ise insan sevgisi, adalet, ibadet ve bilgiden oluşur. İnsan, bu dört asli fazileti bir arada getirerek hareket ederse mutlu olacaktır. (Ahmet Güç, “Konfüçyanizm”, Yaşayan Dünya Dinleri, s. 385.)
Konfüçyüs, ahiretten söz etmez fakat ona göre öldükten sonraki hayatın iyi olması, kişinin bu dünyadaki yaşantısına bağlıdır. Bu dünyada iyi olan, öte dünyada da iyi olacaktır.
Beş Erdem:
Ciddiyet: Saygı görmek için gereklidir.
Cömertlik: Her şeyi elde etmek için gereklidir.
Samimiyet: Herkesin güvenini kazanmak için gereklidir.
Çalışkanlık: Başarılı olmak için gereklidir.
Nezaket: Başkalarını hizmetinde kullanmak için gereklidir.
Junzi: Konfüçyanizm’de “beyefendi” anlamına gelen bir terimdir. Junzi, “Kendin için istemediğin şeyi başkalarına yapma” altın kuralına göre davranan kimsedir.