Yüce dinimizde farzlar ikiye ayrılır: Farz-ı ayn ve farz-ı kifâye. Farz-ı ayn; her Müslümanın tek tek yerine getirmesi gereken farzlara denir. Örneğin namaz kılmak, oruç tutmak, hacca gitmek, zekât vermek gibi ibadetler farz-ı ayndır. Farz-ı kifâye ise bir kısım Müslümanların yerine getirmesiyle diğerlerinden sorumluluğun kalktığı farzlara denir. Örneğin cenaze namazı kılmak, farz-ı kifâye olan bir ibadettir. Cenaze namazı, ölen Müslüman için dua niteliğinde olan bir namazdır. Bir Müslüman vefat ettiği zaman onun cenaze namazını o bölgedeki müminlerin bir kısmının mutlaka kılması gerekir. Bu durumda diğerlerinden sorumluluk kalkar. Ancak eğer ölen Müslümanın cenaze namazını hiç kimse kılmazsa bu durumda farz yerine getirilmemiş olur ve o yerleşim yerinde yaşayan Müslümanların tamamı bundan sorumlu olur.
Cenaze namazının kılınışı şöyledir: Cenaze, yıkanıp kefenlendikten sonra namazın kılınacağı yere getirilir ve musalla taşının üzerine konur. İmam, cenazenin göğsü hizasında durur. Cenaze namazını kılacak Müslümanlar, imamın arkasında düzgün bir şekilde saf tutarlar. Daha sonra cenaze namazı için niyet edilir. Niyette cenazenin kadın, erkek veya kız ya da erkek çocuğu olduğu da belirtilir. Örneğin ölen kişinin erkek olması durumunda, “Niyet ettim Allah rızası için hazır olan cenaze namazını kılmaya, şu erkek için duaya, uydum imama.” denir. Niyetten sonra imam açıktan, cemaat de onun peşinden gizlice “Allâhü ekber.” diyerek tekbir alır ve ellerini kaldırıp sonra da bağlar. İmam ve cemaat sessizce Sübhâneke duasını, “Ve celle senâük.” ifadesiyle beraber okur. Daha sonra eller kaldırılmadan imam bir tekbir daha alır. Bu tekbirden sonra Allâhümme Salli ve Allâhümme Bârik duaları okunur. Eller kaldırılmadan imam üçüncü bir tekbir daha alır ve bundan sonra sessizce cenaze duası okunur. Cenaze duasını bilmeyenler Kunut dualarını, onu da bilmeyenler Rabbenâ dualarını okuyabilirler. Son olarak eller kaldırılmadan imamla birlikte bir tekbir daha alınır, “Esselâmü aleyküm verahmetullah.” denilerek sağa ve sola selam verilir. Böylece cenaze namazı tamamlanmış olur. Cenaze namazı bitince imam cemaate, ölen kişiye haklarını helal edip etmediklerini sorar. Böylece helallik alınır. Daha sonra Fâtiha okunarak cenaze defin için mezarlığa götürülür.
”Kim, üzerine namaz kılıncaya kadar cenazede hazır bulunursa kendisi için bir kırat sevap vardır. Kim de cenaze gömülünceye kadar hazır bulunursa iki kıratlık sevap vardır. Bir kıratın miktarı Uhud dağı kadardır.” (Buhârî, Cenâiz, 69; Müslim, Cenâiz, 57.)