Kelime-i Tevhid
لَ اِلٰهَ اِلَّ الّٰلُ مُحَمَّدٌ رَسُولُ الّٰلِ
“Lâ ilâhe illallah Muhammedü’r-resulullah” ifadesi kelime-i tevhiddir. Bu sözün anlamı şudur. “Allah’tan başka ilah yoktur, Muhammed Allah’ın peygamberidir.”
Kelime-i Şehadet
اَشْهَدُ اَنْ لاَ اِلٰهَ اِلاَّ الّٰلُ وَاَشْهَدُ اَنَّ مُحَمَّدًا عَبْدُهُ وَرَسُولُهُ
“Eşhedü ellâ ilâhe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdühü ve resulüh” ifadesi kelime-i şehadettir. Bu sözün anlamı şudur. “Allah’tan başka ilah olmadığına ve Hz. Muhammed’in Allah’ın peygamberi olduğuna şahitlik ederim.”
Gerek kelime-i tevhid ve gerekse kelime-i şehâdet iki bölümden oluşmaktadır. Her ikisinde de yer alan “Allah’tan başka ilah yoktur” sözü tevhid olarak ifade edilir. Kelime olarak birlemek, bir olduğunu söylemek anlamına gelen tevhid, Allah’tan (c.c) başka ilah, tapılacak, kulluk edilecek bir varlığın olmadığını ifade eder. İslam inanç esasını en öz şekilde ifade eden, ebedî kurtuluşun anahtarı olan bir sözdür. Tevhidi kalben benimseyen ve bunu diliyle de ifade eden mü’min hayatını bu inanca göre düzenleyeceğini, işlerini Allah’ın emrine göre yürüteceğini kabul etmektedir.
Yüce Allah, Kur’an-ı Kerim’de tevhid inancı ile ilgili olarak şöyle buyurmaktadır: “De ki: O Allah birdir. Her şey ona muhtaçtır. O, doğurmamış ve doğmamıştır. Onun hiçbir dengi de yoktur.” (18. Ihlas suresi, 1-4. ayetler.)
Kelime-i tevhidde ve kelime-i şehadette yer alan “Muhammed Allah’ın peygamberidir.” sözü ise Hz. Muhammed’in (s.a.v) Allah’ın (c.c) hükümlerini bize bildiren elçisi olduğunu ifade eder. Peygamberimiz (s.a.v) bize Rabbimizi tanıtan, onun isimlerini, sıfatlarını, yüce vasıflarını öğreten, bu dünyaya geliş gayemizi, niçin ve nasıl yaşamamız gerektiğini öğreten “öğretmenimiz”dir.
Dünya ve ahiret saadetini elde etmenin yolu Peygamberimizin terbiye ve eğitimini almak onun yolundan gitmekle mümkündür.